Borçlar Hukuku Özel Hükümler Çözümlü Pratik Çalışma-III PDF

Title Borçlar Hukuku Özel Hükümler Çözümlü Pratik Çalışma-III
Author Fırat RAVCI
Pages 4
File Size 93.4 KB
File Type PDF
Total Downloads 512
Total Views 560

Summary

MARMARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ 2021 – 2022 GÜZ DÖNEMİ BORÇLAR HUKUK ÖZEL HÜKÜMLER DERSİ 3 PRATİK ÇALIŞMA Olay 1. (B), arkadaşı (A)’dan 500.000 TL bedelle bir taşınmaz bulma konusunda yardım etmesini ister. Aslında taşınmazını satmayı düşünmeyen ancak (B)’nin ödemeye hazır olduğu bedel oldukça ...


Description

MARMARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ 2021 – 2022 GÜZ DÖNEMİ BORÇLAR HUKUK ÖZEL HÜKÜMLER DERSİ 3 PRATİK ÇALIŞMA

Olay 1. (B), arkadaşı (A)’dan 500.000 TL bedelle bir taşınmaz bulma konusunda yardım etmesini ister. Aslında taşınmazını satmayı düşünmeyen ancak (B)’nin ödemeye hazır olduğu bedel oldukça cazip gelen (A), (B)’ye kendi taşınmazını satmayı teklif eder. Bu esnada (B)’ye kendi taşınmazının oldukça yeni, geniş ve bahçe içinde olması dolayısıyla kiraya vermekte herhangi bir zorluk yaşamayacağını söyler. (A)’nın teklifini uygun bulan (B), taşınmazı almaya hazır olduğunu belirtir. Ancak (A) evi boşaltıp kendisine yeni bir ev bulana kadar kalmak üzere bir aylık süre tanımasını ister. Bunun üzerine (B), bir aylık süre için bekleyemeye sıcak baksa da daha uzun beklemek istemediğini (A)’ya açık bir şekilde belirtir ve gecikme söz konusu olursa gün başına 100 TL ödemesini istediğini söyler ve bu teklif (A) tarafından da kabul edilir. Bunun üzerine taraflar arasında 24.11.2021 tarihinde tapuda resmi şekle uygun sözleşme yapılır. Söz konusu sözleşmeye göre taşınmaz (B)’ye en geç 25.12.2021 tarihinde teslim edilecektir. Sorular: 1. 10.01.2022 tarihine gelindiğinde (A)’nın hala taşınmazı tahliye etmemesi durumunda (B), (A)’dan gün başına 100 TL’lik bedeli talep edebilecek midir? Açıklayınız. • Bu ceza koşulunun mantığı; karşı taraftan alacağım o taşınmazın bana teslim edilmesi edimini güçlendirmiş oluyorum. Baskı yaratmış oluyorum. Zor duruma sokuyorum. Asli edimi güçlendirmiş oluyor. Bu konuda kendini güvende tutmak istiyorsan resmi şeklin içine alman gerekiyordu. Ya da bu işi bilen birinden yardım alacaktın. O yüzden satıcı haklı, ödemek zorunda değil bu bedeli. 2. Nihayet (A)’nın evi teslim etmesinin ardından kiracı bulmak için çeşitli emlak sitelerine ilan veren (B), uzun süre boyunca herhangi bir sonuç alamaz. Bu halde (A)’ya evin oldukça yeni, geniş ve bahçe içinde olması dolayısıyla çok rahat kiraya verilebileceği yönündeki beyanını hatırlatır. Ancak (A)’dan söz konusu beyanın kendisini bağlamadığını, bağlaması için mutlaka tapudaki satış sözleşmesinin içerisinde yer alması gerektiği yönünde bir itiraz ile karşılaşır. Bu durumda (A)’nın beyanının niteliğini de belirterek (A)’nın itirazında haklı olup olmadığını açıklayınız. • Burada aslında satıcı tarafından bir nitelik vaadi söz konusu. Şu özeliklerden dolayı çok rahat bir şekilde kiracı bulabilirsin diyor. Nitelik vaadinin hukuki niteliği konusunda askın görüşe göre ciddi irade beyanı olmalı. Hukuki işlem olabilmesi için tam fiil ehliyeti işlem ehliyetini arıyoruz. İki taraflı hukuki işlem dediğimiz zaman karşı tarafın kabulünü arıyorduk. Bilgi açıklaması dediğimiz zaman ayırt etme gücü bize yeter, karlı tarafın kabulüne gerek yok. Yeter ki ciddi irade beyanı olsun. Edimle doğrudan bağlantılı mıdır? Değildir, o kadar geniş değildir, sadece rahat edersin kiracı bulmak konusunda demeye getiriyor. Bu bakımdan şeklin içerisine dahil olmak gibi bir zorunluluğu yok.

3. Bir süre sonra iç mimar (C), (B)’nin maliki olduğu bu evi kiralamak istediğini (B)’ye belirtir. Fikir edinmek amacıyla evi gezen (C) bu esnada evin ilanda belirtildiğinden daha küçük göründüğünü (B)’ye söyler. Bunun üzerine detaylı bir ölçüm yaptıran (B), evin aslında tapuda görünenden 6 m2 daha küçük olduğunu fark eder. Bu ihtimalde (B)’nin (A)’ya karşı yöneltebileceği herhangi bir talep var mıdır açıklayınız. • Burada bir ayıp söz konusu. Tapu kaydının hatası mevcut. Olaydaki taşınmaz tapuya kayıtlı olmasaydı; sözleşmede belirtilen metrekareden eksik olsaydı, bu eksiklik için tazminat istenebilir. Tapudaki ölçümlerin hatalı olmasından ötürü, devlete karşı tazminat yoluna gidilmelidir. 4. Evin (C)’ye kiralanması konusunda anlaşan (B) ve (C) hazırlamış oldukları kira sözleşmesine “(B)’nin evi satmayı düşünmesi halinde öncelikle (C)’ye teklif götürmesi gerekmektedir. ”Şeklinde bir madde eklemişlerdir. a) Söz konusu şartın niteliğini de belirterek hakkın geçerlilik şartlarına uygun şekilde kurulup kurulmadığını tartışınız. • Burada şart gibi görünen ön alım hakkı söz konusu. Önalım hakkı kira sözleşmesinin kuyruğuna eklenen bir haktır. Böyle olduğu için adi yazılı şekilde yapılması yeterli. Kira sözleşmesinin içerisine yazıldığı için uygun şekilde kurulmuştur diyoruz. b) Söz konusu taşınmazın (D)’ye satıldığını 25.9.2021 tarihinde tesadüf eseri öğrenen (C) 20.01.2022 tarihinde size gelerek taşınmazı kendisinin satın alma imkânının hala mevcut olup olmadığını öğrenmek ister. (C)’ye cevabınız ne olurdu? • Bizim ön alım hakkını kullanabilmemiz için iradi bir satışın söz konusu olması lazım, ya da satışa eş değer bir sözleşme olması lazım. Noter kanalı dışında bir şekilde öğrenirsem 3 aylık sürem başlamamış olur. Olayımızda satış söz konusu, ön alım olayı doğdu. Ön alım olayı doğduktan sonra noter kanalı ile bildirimin yapılması gerekir. Üst sınır her halde satış sözleşmesinin kurulmasından itibaren 2 yıldır. Olayımızda bu hakkı kullanabiliriz. Olay 2. (B), Üniversiteye yeni başlayan yeğeni (A)’ya son model ve oldukça pahalı olan bilgisayarını bağışlamak istediğini belirtir. Ancak bilgisayarın o esnada yanında olmadığını ve bir hafta sonra kendisini ziyarete geldiğinde teslim edeceğini belirtir. Eve gittikten sonra düşünen (B) aslında kendisinin de bilgisayara ihtiyaç duyduğunu düşünerek (A)’ya yaptığı bu tekliften vazgeçer. 1. (A) bir hafta sonra (B)’yi ziyarete gittiğinde (B)’nin bilgisayarı (A)’ya teslimden kaçınma imkânı var mıdır? Açıklayınız. • Olayımızda bağışlama sözleşmesi söz konusudur. Bu sözleşme sağlar arası iki taraflı ve tek tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir. Elden bağışlama ve bağışlama

sözü verme olarak ikiye ayrılır.. Elden bağışlama söz konusu olduğu zaman adi yazılı şekilde yapılması gerekiyor. Olayımızda ki ise bağışlama sözü vermedir. Olayımızda adi yazılı şekilde yapılmış bir elden bağışlama söz konusu olmadığı için bağışlama sözü verme kesin hükümsüz. O nedenle1 hafta sonra vazgeçtim ben bilgisayarımı vermiyorum dediğimde yeğeni hiçbir şey yapamaz. 2. Söz konusu konuşma gerçekleştiğinde bilgisayarın (B)’nin yanında olduğunu ve hemen o anda (A)’ya teslim edildiğini varsayınız. Bu ihtimalde (B)’nin bir hafta sonra bilgisayarın iadesini talep etme imkânı var mıdır? Açıklayınız. • Burada elden bağışlama söz konusu, bağışlama sözünde; taahhüt zamanı ile tasarruf işlemi zamanı farklıdır. Elden bağışlama da ise her ikisi de aynı anda gerçekleşiyor. Olayımızda bağışlama elden olduğu için gerçekleşmiştir ve iade talebi olamayacaktır. 3. (B)’nin bilgisayarı (A)’ya geçerli bir şekilde teslim ettiğini ve (A)’nın daha sonrasında (B) ile ilişkisini kestiğini, aramalarına mesajlarına dönmediğin, yakınlarına aslında teyzesinden hiç hazzetmediğini söylediğini varsayınız. Bu ihtimalde (B)’nin bilgisayarın iadesini talep edip edemeyeceğini tartışınız. • Burada ifa edilmiş bir bağışlama var. Geri alma söz konusu, bozucu yenilik doğuran bir haktır. Geçmişe etkili olarak sözleşmeyi ortadan kaldırıyoruz. Bu sözleşmeden tek taraflı olarak; bağılayana, alt ve üst soyuna saldırı olduğunda geri alma söz konusu olacaktır.

Olay 3. (A) sınıf arkadaşı (B)’ye ait bilgisayarı satın almak için eylül ayında (B) ile iletişime geçer. (B)’nin söz konusu teklifi kabul etmesi üzerine taraflar bilgisayarın satışı konusunda anlaşır. Tarafların anlaşmasına göre satış bedeli 6.000 TL’dir ve (A) söz konusu bedeli 6 eşit taksit halinde her ayın 7’sinde (B)’ye ödeyecektir. Ayrıca (A) taksitlerden birini dahi ödemede temerrüde düşerse (B) sözleşmeden dönebilecektir. (A) ilk taksit olarak 1.000 TL’yi bilgisayarın kendisine teslimi anında öder. Ancak daha sonra mali sıkıntı içine düşen (A), kasım ayındaki taksiti ödeyemez. Bunun üzerine (B) (A)’dan 1.000 TL’yi talep eder ancak (A), (B)’ye aralarındaki sözleşmenin geçerli şekilde kurulmadığını ve bilgisayarı verip ödediği bedeli geri almak istediğini belirtir.

1. Sözleşmenin geçerli olarak kurulup kurulmadığını değerlendiriniz. • Bu sözleşme taksitli satış sözleşmesidir. Taksitle satışı, ticari taksitle satıştan ayırmamız lazım. Bizim olayımızda meslekten satıcı değiller, yani biri tüketici değil öbürü de nihai kullanıcı olmadığından TKHK kapsamında değerlendirilemez. Adi TBK satışına bakarsak; konusu taşınır eşya, taşınır, alıcıya satış bedelinin ödenmesinden önce teslim edilir. Satış bedeli tam anlamıyla satıcı tarafından alınmadan malı satıcı alıcıya teslim ediyor. Satıcı sözleşmeyi kurarken %10 peşinat isteme hakkı vardır fakat malı teslim ettikten sonra bunu isteyemez. Peşinat alındığında ise en az 2 taksit en fazla ise 36 ay taksitle ödenmelidir. Yazılı olarak ve

iki tarafında imzasının da bulunması geçerlilik şartıdır. Bu nedenlerle aslında olayımızda bilgisayarı satın alan kişi haklı. Satış sözleşmesi şekli şartlara uymadığı için geçersizdir.

2. Sözleşmenin geçerli olarak kurulduğu varsayımında kasım ayında size gelen (B)’ye hangi yola başvurmasını önerirsiniz? • 3. Sorudaki ihtimalde (B)’nin kasım ve aralık aylarındaki bedeli ödemediğini varsayınız. Bu ihtimalde (A)’ya nasıl bir yol izlemesi gerektiğini önerirsiniz?...


Similar Free PDFs