Borçlar Hukuku Özel Hükümler Çözümlü Pratik Çalışma-I PDF

Title Borçlar Hukuku Özel Hükümler Çözümlü Pratik Çalışma-I
Author Fırat RAVCI
Pages 3
File Size 125.8 KB
File Type PDF
Total Downloads 71
Total Views 171

Summary

BORÇLAR HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER ÇÖZÜMLÜ PRATİK ÇALIŞMA PRATİK-1 (A)’nın sahibi olduğu antika Klingsor marka balerinli gramofon 04.07.2018 tarihinde hırsız (H) tarafından (A)’nın evinden çalınır. Uzun zamandır antika bir gramofon satın almak isteyen (B), (H)’nin elinde bulunan gramofonu beğenir ve satın...


Description

BORÇLAR HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER ÇÖZÜMLÜ PRATİK ÇALIŞMA

PRATİK-1 (A)’nın sahibi olduğu antika Klingsor marka balerinli gramofon 04.07.2018 tarihinde hırsız (H) tarafından (A)’nın evinden çalınır. Uzun zamandır antika bir gramofon satın almak isteyen (B), (H)’nin elinde bulunan gramofonu beğenir ve satın almak ister. Ancak, bu modelden az sayıda olduğunu ve bir tanesinin de arkadaşı (A)’ya ait olduğunu hatırlayıp şüphe içine düşse de konunun üzerinde pek fazla durup durumu araştırma gereği görmez. Sonuçta, (B) gramofonu satın alır. 10.7.2018 tarihinde gramofon (B) tarafından antika eşya koleksiyoneri olan (C)’ye satılır ve aynı gün teslim edilir. (C), gramofonun (B)’ye ait olmadığına ilişkin herhangi bir belirtiye rastlamaz. (C), oldukça ağır olan gramofonun evine taşınabilmesi için 1000 TL taşıma masrafı yapar. (C) ayrıca, hasar görmüş olan gramofonu tamir ettirmeyi ve bakımını yaptırmayı düşünür. Bu amaçla; bu işte usta olan (D) ile anlaşarak 3000 TL karşılığında bakım ve tamirini yaptırır. 30.03.2021 tarihinde (D) sahibi olduğu gece kulübünde nostaljik bir gece düzenlemeye karar verir ve gecede sahne alacak grubun yanında gramofonda da birkaç şarkı çalmak üzere 1500 TL üzerinden (C) ile anlaşır. Geceye katılan (A), sahnede gramofonu görür. Yetkililere gramofonun kendisine ait olduğunu belirtip iadesini talep eder. Ancak durumu öğrenen (C), (B)’den geçerli bir satış sözleşmesi ile (B)’nin malik olduğuna güvenerek gramofonu satın aldığını ve üzerinde mülkiyet hakkı sahibi olduğunu belirtir ve (A)’ya iadeden kaçınır. Geceyi düzenleyen (D) söz konusu olay üzerine sadece anlaştığı grup ile geceye devam etmeye karar verir ve gramofonu kullanmaktan vazgeçer. (C)’ye herhangi bir ödeme yapılmaz. (A) gramofonun mülkiyetinin kendisine iade edilmesi amacıyla 15.11.2021 tarihinde (C)’ye karşı dava açar. Soru: 1. (C)’ye karşı açılan davanın ne olduğunu ve (C)’nin savunmasının isabetli olup olmadığını açıklayınız. Olayda gramofon (H)’ye tamir amacıyla bırakılmış olsaydı soruya vereceğiniz cevapta bir değişiklik meydana gelir miydi? Açıklayınız. Cevap-1)Sorunun ilk kısmı için C’ye açılan dava ne olabilir? İstihkak davası. Bu dava hangi şartlar altında açılıyordu? Ben malikim ancak mal benim zilyetliğimde yani fiili hakimiyetimde değil. Mal bir başkasında ve ben malın bana iadesi için mülkiyet hakkıma dayanarak istihkak davası açıyorum. Peki istihkak davasının açılmasına engel olabilecek bir durum var mı? İyiniyetli olabilir, kötü niyetli olabilir, emin sıfatıyla zilyet olabilir. Bu tip ayrımlar neyi çağrıştırıyor? Olayımızda A kişisi malik, hırsız çalıyor H’nin konumu haksız kötü niyetli. H’den sonra mal B’ye geçiyor. B kötü niyetli ama haksızdır. Çünkü öncesinde hak olmadan çıktı ve zincir devam etti. Buradan C’ye geçti. C iyiniyetli zilyet, mülkiyet geçmedi. Bizim burada değerlendirdiğimiz C burada malik olmuş mu olmamış mı. Bu A’nın açtığı istihkak davası açısından önemli. Malik mi değil mi derken sürelere de dikkat etmemiz lazım. Süre 5 sene. 5 sene boyunca iyiniyetli bir şekilde elinde bulundurursa C hakkı kazanacak ama bildirim yapılıyor. Sahibi benim deniyor, o saatten sonra bu adam kötü niyetli hale geliyor. Olayımızda 5 yıllık süre geçmemiş. Elinden çıktıktan itibaren 5 yıl. 5 sene boyunca C malik olduğu inancıyla o malı elinde tutmadı. O nedenle mülkiyet hala A’da.

Bu sebeplerle C’ye açılan dava istihkak davası, mülkiyet hakkına dayanıyor ve bu dava da haklı. C savunmasında ben B’den geçerli şekilde aldım malik benim diyor. Haklı değil, kazanamadı henüz mülkiyeti. H bu varsayımda emin sıfatıyla zilyet olacaktı. Çünkü güvenerek mal ona teslim ediliyor. Görüyorsunuz ki haklı ya da haksız çıkma farklı hükümlere tabi. Bunun devamında mal B’ye geçiyor. B’ye iyiniyetli diyemiyoruz, kanun bilmesi ya da biliyor olması gerekir diyor. Gerekli özeni gösterseydi biliyor olabilecekti, bu yüzden MK md.3 anlamında iyiniyetli sayamıyoruz. Sonrasında malı C’ye teslim ediyor. C’nin şüphelenmesini gerektirecek bir şey yok. B açısından C malik olacak mı olmayacak mı tartışmasına gideceğiz. B iyiniyetli olsaydı mülkiyeti emin sıfatıyla zilyetten bir ayni hak kazandığı için anında kazanacaktı. Ama iyiniyetli değil. İyiniyetli olmasa bile emin sıfatıyla zilyetlik devam ediyor. İyi niyet ile emin sıfatıyla zilyedin birbirinden ayrılması gerekiyor. Ben ilk malik olarak B’nin elinden benim rızamla çıktım. Malın yine de emin sıfatıyla zilyet olmasında bir engel olmuyor. H yine B’ye devrediyor yine rızası dışında çıkmamış oluyor. Rızası dışında çıkmadığı için zincir burada da devam ediyor. H kötü niyetli ama emin sıfatıyla zilyet. O nedenle C kazandığı anda mülkiyeti kazanmış oluyor. Bu ihtimalde artık istihkak davası açılması söz konusu değil. Soru 2.(C)’nin iadeye yanaşmaması üzerine (A)’nın açtığı ve (C)’nin yalnız yürüttüğü davanın (A) lehine sonuçlandığını varsayınız. Bu bağlamda (C); gramofonun bedeli ile gramofonun taşınması ve bakımının yapılması amacıyla yapmış olduğu giderleri kim/kimlerden talep edebilir? Giderlerin niteliğini de belirterek açıklayınız. B’nin bu talepler karşısında ne gibi bir savunması olabilir? Değerlendiriniz. Cevap-2) C zapt ile karşı karşıya kaldı. Zapt üçüncü kişinin üstün bir hakka dayanarak malı elden alması durumu. Zapt söz konusu olabilmesi için mülkiyet hakkı ne zaman vardı? Satış sözleşmesi kurulmadan önce A’nın ya da malik olduğunu iddia eden kişi, üstün hakkı olduğunu iddia eden kişinin böyle bir hakkının var olması söz konusu. Satış sözleşmesinin kurulmasından sonra olursa işler daha da farklılaşıyor. Zaptın şekil şartları:Satış sözleşmesinden önce var olan üstün hak-Satıcının kusuru aranmıyor -Alıcının durumu bilmemesi -Mal alıcının elinde olmalı -Sorumsuzluk anlaşmasının olmaması -Malın zapt edilmiş olması gerekir Olayda C’ye istihkak davası açıldığında C bu davayı kendisine satan kişiye, yani B’ye ihbar etmeli. İhbarın niteliği nedir? Külfet. Yerine getirirsek daha ayrıcalıklı bir konuma geçiyoruz daha farklı hakları rahat bir şekilde kullanabiliyoruz. Yerine getirmediğimiz zaman hak kaybımız yok ama daha dezavantajlı duruma geçiyoruz. İhbar külfeti yerine getirilmese bile zapt yine vardır zapt sorumluluğuna gidebiliriz. Satıcı bu durumda ne diyecektir? Sen bana haber verseydin ben seni bağladığım sonuçtan daha avantajlı bir duruma sokabilirdim o yüzden masrafları ödemeyeceğim diyebilir. Olay bakımından değerlendirmek gerekirse maddi şartlar gerçekleşti, zapt oldu, elimden alındı. İhbar gerçekleşmemiş olsa bile zapt sorumluluğuna gidebileceğiz. Tam zapt söz konusu. C’nin elinden alınıp A’ya verilecek. Tam zapt söz konusu olduğunda sözleşme kendiliğinden geçersiz hale geliyor. Sözleşmenin kendiliğinden geçersiz hale gelmesiyle birlikte bazı giderler çıkıyor: Bedel, taşıma ve bakım masrafları Bunlar kim ya da kimlerden talep edilebilir? Bedel, faiz, yargılama giderleri satıcıdan talep edilir. Taşıma giderleri doğrudan zarar olduğundan yine B’den istenebilir. Bakım, onarım masrafları olaya göre A’dan ister. İyiniyetli haksız zilyedin talep

edebileceği bazı giderler vardır. Bu giderleri asıl malikten de talep edebilir. Bu giderler faydalı ve zorunlu masraflardır. Lüks konusunda iyiniyetli haksız zilyedin malikten talep edemeyeceği konusunda tartışma var o net değil ama bakım onarım masrafları faydalı ve zorunlu giderler olduğu için malik A’dan talep edebilir. B’den de alabilir. Asıl olan C’nin taşıma masrafını hem A dan hem B den isteyebilmesi. Soru 3.(C), gecede gramofondan şarkılar çalınmaması sonucu elde edemediği 1.500 TL’lik zararının tazmini için talepte bulunabilir mi? Zararın niteliğini ve talep edilebileceğini düşünüyorsanız şartlarını belirterek açıklayınız. Cevap-3) Doğrudan zarar diyebiliriz miyiz buna? Malın taşınması, gideri alıcıya yapılan bir gider değil. Doğrudan bir zarar değil. Yani malın kendisiyle alakalı bir masraf yok, mahrum kalınan bir kar var. Olumlu bir zarardan söz ederiz, dolaylı zarar deriz aslında. Dolaylı zarar daha uzak kalan zarar. Bunu satıcı B’den talep edebilirim. Satıcı B’den kusuru olması lazım. Soru 4.(C), sözleşmenin kurulduğu anda gramofonun çalıntı olabileceğine dair ciddi şüphe içine düşseydi, birinci soruya vereceğiniz yanıt değişir miydi? Açıklayınız Cevap-4) İkinci soruya vereceğimiz yanıta nereden ulaşıyoruz? Zaptın şartları var mı yok mu? Çünkü mal C nin elinden alındı bu malın alınmasıyla birlikte biz acaba C’nin satıcı B’nin sorumluluğuna gidebilir mi gidemez mi ona bakmamız gerekiyor. Zapta ilişkin sorumluluk neleri gerektirir? Alıcı durumu bilmeyecek ama olayda ciddi şüphe diyor, artık burada kötü niyetten söz ediyoruz. Burada iki farklı görüş var. Bir görüş diyor ki kanunun lafzından anlaşılacağı üzere bilmiyor olmak diyor o nedenle fiilen bir bilgisinin olmamasından söz ediyor. Bu mal A’nındır diyor. Bu yüzden yine şüphe de olsa yani kötü niyetli olsa dazapt sorumluluğuna gidilebilir. Diğer görüş fiili bir bilgi değil aynı zamanda MK 3 anlamında bilebiliyor olması gerekirdi diyorsak bu halde de zapt sorumluluğuna gidemiyor olmamız gerekir diyor. Hakim görüş biliyor olsa yönünde, fiilen bilme aranıyor....


Similar Free PDFs